Her bel ağrısı bel fıtığı değildir…

Her bel ağrısı bel fıtığı değildir…

 

Toplumumuzda en sık görülen ve sürekli şikayetçi olunan sorunlardan biri bel ağrısıdır. Bel ağrısı dünyada baş ağrısından sonra ikinci sıklıkta görülen bir rahatsızlıktır ve genellikle bel fıtığı hastalığından kaynaklı olmasından korkulur. Göz ardı edilmemesi gereken bir rahatsızlık olan bel ağrılarının fiziksel hareketlerle şiddetlendiği ve istirahat ile de hafiflediği görülür. Öne eğilme, dik oturmama, uzun süre ayakta durma, sürekli yürüme gibi günlük hareketlerle şiddeti artabilir. Bel ağrıları rutin hareketlerden kaynaklı olabileceği gibi mide, karaciğer, böbrek gibi organ rahatsızlıklarından da kaynaklı olabilir. Bazı bel ağrılarının sebebi de psikolojik olabilmektedir.

  Her bel ağrısı bel fıtığı gibi düşünülse de bu yanlış bir kanıdır. Çünkü bel ağrılarının  yaklaşık olarak sadece %5’i bel fıtığından kaynaklıdır.

Bel ağrılarının 3 aydan fazla sürmesi durumunda kronik bel ağrılarından bahsedilir.

Gençlerde duruş bozukluğu, omurgada eğrilik, bel kayması gibi durumlar bel ağrısına neden olabilir. Elli yaş ve üzerinde ise belde kireçlenme, kemik erimesi, belde kanal daralması ve bel kayması kronik bel ağrılarına sebep olabilir.

Bel ağrılarından kurtulmak için her zaman doktor ziyareti gerekmeyebilir. Çoğu zaman ağrı kendi kendine de geçebilir ve günlük hayata adapte olunabilir.  Dinlenirken rahat bir pozisyon bularak bu şekilde ağrının hafiflediği keşfedilebilir.  Basit ağrı kesici, iltihap dağıtıcı, kas gevşetici ilaçlar da ağrıyı hafifletip hareketlerinizin kesintiye uğramamasına yardımcı olabilir. Ancak başka bir rahatsızlığa sahip iseniz (diyabet, tansiyon gibi) ilaç kullanmadan önce mutlaka doktorunuza danışmanız gerekmektedir.

Exit mobile version