Cildimiz genetik ve çevresel etkilere bağlı olarak zaman içerisinde yıpranabilmektedir. Yaşlanmanın etkileri ise kırışıklık, sarkma, iz ve cansız bir cilt olarak karşımıza çıkmaktadır. H100 aşısı, medikal estetik uygulamaları kapsamında yer alan, cildin zaman içerisinde kaybettiği elastikiyet ve nem kaybını tekrar kazanmasını sağlayan bir tedavi yöntemidir. Gençlik aşısı olarak da bilinen H100 aşısı, cildin gençleşmesini sağlarken aynı zamanda parlaklık ve canlılık katmaktadır. Bu nedenle her geçen gün daha fazla kişi tarafından tercih edilmektedir.
H100 aşısı hakkında merak edilen soruları sizler için derledik.
H100 Aşısı Nedir? İçinde Ne Var?
Bir diğer adı gençlik aşısı olan H100 aşısı, cildin gençleşmesini sağlayan birtakım mineral ve vitamini içerisinde barındırmaktadır. Bunlar Mannitol, peptitler, hyaluronik asit ve vitaminler olarak sıralanmaktadır. Cildin yaşlanma, alkol kullanımı, sigara kullanımı, sağlıksız beslenme, stres ve genetik gibi faktörlerden dolayı yıpranmasına karşın kullanılan H100, anti-aging etki göstermektedir.
Cildimiz yaşlanma, genetik ve çevresel faktörlerden dolayı sarkma, kırışıklık ve çizgi gibi problemler ile karşılaşabilmektedir. Bu problemlerin en büyük nedeni, ciltteki nem ve kolajen miktarının her geçen yaşımızda daha fazla azalmasıdır. B1, B6, hyaluronik asit, peptit, Mannitol ve kolajen içeren H100 aşısı, daha çok kırışıklık ve sarkmaların tedavisi için kullanılmaktadır.
H100 aşısının içeriğinde yer alan hyalüronik asit, cildin eski elastikiyet ve nemliliğini kazanmasına yardımcı olmaktadır. Yaşlanmaya bağlı olarak her geçen yıl vücuttan eksilen hyalüronik asit molekülü, H100 aşısı gibi takviyeler ile cilde tekrar kazandırılmalıdır. Bu molekülün azalması sonucunda ince görünümde olan çizgiler kuruyarak mat bir görünüm kazanmakta ve ortaya estetik açıdan kaygı oluşturacak durumlar çıkmaktadır.
H100 aşısı, içeriğindeki maddeler sayesinde cildin mevsimsel kuruluk ve pullanmaya karşı korunmasını sağlar, nem oranını yükseltir. Ayrıca kolajen yapımını destekleyerek cilt üzerindeki ince çizgi ve kırışıklıkların ortadan kaybolmasını sağlar. H100 aşısı tedavisi sonrası kişinin cildi parlamaya başlar ve daha canlı olduğu görülür.
H100 Aşısı Vücudun Hangi Bölgelerine Uygulanır?
Cilde hyalüronik asit takviyesi yapılmasını sağlayan ve deri altındaki kolajenleri uyararak daha genç bir görünüm için ilk adımı gerçekleştiren H100 aşısı, vücudun şu bölgelerine uygulanabilmektedir:
- Yüz
- Eller
- Dekolte bölgesi
- Boyun
H100 Aşısı Kaç Seansta Tamamlanır?
H100 aşısı genellikle bir seansta tamamlanmaktadır. Ancak hastanın istekleri ve vücudunun ihtiyaçları doğrultusunda çoklu seans uygulanması da mümkündür. H100 aşısı seans sayısına karar verebilmek için detaylı muayenenin yapılması gereklidir. Her bireyin cilt yapısı aynı olmadığından H100 aşısı öncesi uzman doktorunuz ile tedavi planını hazırlamanız önerilmektedir.
Her kişinin cilt özellikleri, yaşadıkları süreç, genetik ve çevresel faktörler değiştiğinden yaşlanmanın etkileri de aynı oranda değildir. Dolayısıyla vücudun H100 aşısına olan ihtiyacını belirleyebilmek için cilt analizi yapılmalı ve yaşlanma izleri tespit edilmelidir.
H100 Aşısı Sırasında Ağrı veya Sızı Duyar Mıyım?
H100 aşısı uygulaması sırasında herhangi bir cerrahi müdahale yapılmamaktadır. İşlem öncesinde uygulama yapılacak alana lokal anestezik krem sürülmekte ve bu sayede hasta ağrı ve acı duymamaktadır. Özel bir formüle sahip olan H100 aşısı, yeterli uyuşma sağlandıktan sonra bölgeye enjekte edilmektedir. İşlem sonrasında kişinin hastane ortamında istirahat etmesine gerek yoktur. İşlemin hemen ardından iş ve okul gibi günlük hayata kaldığınız yerden devam edebilirsiniz.
H100 Aşısı Kalıcı Sonuç Verir Mi? Tekrarlamak Gerekir Mi?
H100 aşısından alınacak sonuç hastanın cilt tipine ve cildin uğradığı hasara bağlı olarak değişkenlik gösterse de genellikle 1 yıl boyunca kalıcı olmaktadır. Bu süre zarfında cilt parlak, sağlıklı ve canlı bir görünüme kavuşmaktadır. Aşı etkisini kaybettiğinde tekrarlanması mümkündür.
H100 Aşısı Etkisini Ne Zaman Gösterir?
H100 aşısı uygulandıktan birkaç gün sonra ilk etkiler görülmeye başlamaktadır. Aşının maksimum etkileri ortalama 15 gün sonra ortaya çıkmaktadır. Tedaviden yararlanan kişiler ilk gün uygulama bölgesine herhangi bir kozmetik ürünü sürmemeli, bölgeyi yıkamamalıdır. Makyaj ve kozmetik ürünler, aşının göstereceği etkileri azaltabilmektedir.
H100 Aşısı Sonrası Yan Etki Görülür Mü?
H100 aşısı acısız, ağrısız ve genellikle yan etkisiz bir işlemdir. Görülebilecek olası yan etkiler, cilde enjeksiyon yapılmasından kaynaklanmaktadır. Bu etkiler normaldir ve müdahale edilmesine gerek kalmaksızın bir iki gün içerisinde kendiliğinden kaybolmaktadır. H100 aşısının içeriğinde yer alan maddelere karşı alerjisi olan kişiler, uygulama sonrası alerjik reaksiyon gösterdikleri takdirde zaman kaybetmeden sağlık kuruluşlarına başvurmalıdır.
H100 aşısı yan etkileri.
- Uygulama bölgesinde ödem
- Uygulama bölgesinde kaşıntı
- Yanma hissi
- Morluk
- Kanama
- Deride kızarıklık
H100 Aşısı Kimler İçin Uygun Değildir?
H100 aşısı sonrasında komplikasyon yaşamamak için bazı durumlara dikkat edilmelidir. Bu aşı; cilt yüzeyinde aktif yarası bulunanlar, Herpes problemi yaşayanlar, prekanseroz cilt lezyonu bulunanlar, emzire dönemindeki kadınlar, hamileler, kalp hastaları, şeker hastaları, yüz felci geçirmiş kişiler, kanser hastaları ve kan pıhtılaşması problemi yaşayanlar için uygun değildir. Bu problemlerden birini yaşıyorsanız, kronik hastalığınız bulunuyor veya düzenli şekilde ilaç kullanıyorsanız uzman doktorunuzu mutlaka bildiriniz.
Medikal Estetik Uygulamaları için Profesyonelleri Tercih Edin: Uzman Dr. Şafak Göktaş
Medikal estetik alanındaki başarılı çalışmaları ile dikkat çeken, alanındaki bilgi ve deneyimini hizmetleri ile yansıtan Uzman Dr. Şafak Göktaş, İstanbul’un Kadıköy ilçesinde konumlanan özel kliniğinde hastalarını kabul etmektedir. Botoks, H100 aşısı, lipoliz gibi medikal estetik uygulamaları için Uzman Dr. Şafak Göktaş’ı tercih ederek muayene olabilir, tedavi planını birlikte hazırlayabilirsiniz!